Küçük kızım tam bir Caillou hayranı...Yatıyor Caillou kalkıyor Caillou :-( Çok fazla televizyon izletmek istemesek de bu aralar 2 yaş sendromunun (2 yaş sendromundan ayrı bir yazı ile bahsedeceğim) doruklarında olan bu küçük hanımefendiyi sadece Caillou sakinleştiriyor.Sadece benim kızımda değil 1,5 - 4 yaş arası tüm çocuklarda Caillou çılgınlığı yaşanmakta.(Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan bile 23 Nisan'da çocuklarla yaptığı sohbette torununun da Caillou seyrettiğini söylemişti.)Büyük kızm bile yaşına hitap etmese de bazen kendini seyretmekten alamıyor.İnternette yaptığım araştırmalarda hiç bir anne Caillou'dan hoşlanmıyor ve çocuğuna seyrettirmiyor.E peki bu, tüm dünyada reyting rekorları kıran,oyuncakları ve kitapları deli gibi satan çocuğu kim izliyor o zaman :)))) Yaşam tarzları pek Türk ailesine benzemese de bu çizgi filmi izlediğinde zararlı olabileceğini, olumsuz kazanımları olacağını düşünmüyorum ben.Güzel dersler de veriyor Caillou.Tabi internette yapılan "sinirleri alınmış anne ve baba" yorumuna katılmıyor değilim.Aşağıda çeşitli internet sitelerinden edinindiğim Caillou ile ilgili gereksiz bilgiler var, bakalım ilginizi çekecek mi?
Caillou ya da Türkçe okunuşuyla Kayu, yazar Christine L'Heureux ve çizer Hélène Desputaux'un kitaplarından televizyona uyarlanan Kanada yapımı çizgi filmdir. Çizgi film, Caillou adlı 4 yaşındaki bir erkek çocuğun insanlarla ilişkilerini ve günlük yaşamını konu alır. Orijinal dili Fransızca olan dizi, farklı dillere çevrilerek Amerika'dan Almanya'ya, İngiltere'den, Dubai'ye, Hindistan'dan Türkiye'ye kadar pek çok ülkede yayımlanmaktadır.
Kayu ( Caillou ) sözcüğü Fransızcada "çakıl taşı" demektir ve bu sözcük saçsız baş anlamında da kullanılır. Dizideki Caillou karakterinin saçı yoktur. Dizinin yapımcıları bu konu hakkındaki soruları resmî sitesinde şöyle yanıtlamışlardır: Kitaptaki Caillou karakterinin yaşı, çizgi dizidekinden daha küçüktür ve bebeklerin saçları gür değildir. Diziye yapılan uyarlamada da aslı bozulmamış ve bu yüzden yaşı büyümesine karşın Caillou karakteri televizyona saçsız olarak aktarılmıştır.
Caillou: Dizideki olayların onun yaşamı etrafında aktarıldığı 4 yaşındaki erkek çocuk. Genellikle kırmızı yakalı sarı bir tişört ve mavi bir şort giyer. Sarı çorapları ve kırmızı ayakkabıları vardır. Saçsızdır.
Doris: Caillou'nun annesi. Caillou bir şeye gereksinim duyduğunda, annesi yetişir. Sekreterlik yapar.
Boris: Caillou'nun babası. Babacan ve iyi yürekli biridir ancak tamir işlerinde çok yetenekli olduğu söylenemez. Tamir etmeye çalıştığı şeylerden pek bir hayır gelmez.
Rosie: Caillou'nun kız kardeşi. Caillou'dan 2 yaş kadar küçüktür. Saçları turuncudur. Bazen ağabeyi Caillou'nun başına işler açar.
Büyük anne: Boris'in annesi ve Caillou'nun babaannesi. Caillou'nun sorunlarına yaratıcı çözümler üretir.
Büyük baba: Boris'in babası ve Caillou'nun dedesi. Caillou'yu gezmeye götürür ve onunla ilgilenir.
Uzmanlar Caillou için ne diyor?
Amerikan Hastanesi’nden Pedagog Güzide Hanımda “Okul öncesi dönemde çocukların kahramanların gücüne sahip olma ve onları taklit etme eğilimi yüksektir. Bu yüzden kahramanların özenle seçilmesi gerekir” sözleriyle bunu doğruluyor. Cici çocuk Caillou’nun uzmanlardan geçer not aldığı aşikâr. Çocuğunun süper kahramanları, hatta belki de kötü olanları taklit etmesindense “uslu” Caillou’yu örnek alması aileleri de rahatlatıyor olsa gerek. Hatta eğitici, öğretici özelliğiyle ebeveynlerin işlerini kolaylaştırıyor olabilir. Ama yine de insanın aklına yatmayan bir şeyler var bu karakterde. Sürekli doğru olanı yapan, her oyunda hükmedici rolleri kapan, arkadaşlarını sevk ve idare eden bir tip bu. Akıllı, uslu, efendi, mantıklı ve her daim sakin bir çocuk olan Caillou, gerçek hayattaki ölümlü ve sıradan akranlarına ne kadar örnek olabilir? Caillou ve ailesinin ahenk içerisinde sürüp giden mükemmel yaşamlarına sinir olan ebeveynler de çıkabiliyor.
Pedagog Sevil Hanım ise “Caillou fazla uyumlu, ideal ve tozpembe bir aile ortamı sunuyor. Ancak aile figürleri fazla mükemmel olunca gerçek hayattan soyutlanıyor” diyor. Çocuğun bunu örnek alıp kendi ailesinin verdiği disiplini ağır bulması söz konusu olabiliyor. Gümüş’e göre bu durumda disiplin ters tepebilir. “Çizgi filmde her şey çocuğun etrafında dönüyor, ailenin merkezinde o var” diyen Gümüş, ailelerin de çocuklarının psikolojisi bozulmasın diye disiplinden kaçındıklarını söylüyor. Üstelik Gümüş’e göre, çocukların gerçek insanlar yerine çizgi film kahramanlarını model almaları sağlıklı değil. İki yaşındaki kızı Kumru’nun Caillou düşkünlüğünü hayretle karşılayan Duygu Hanım “Arkadaşlarımdan duyduğumda, bu yaştaki bir çocuk nasıl bir çizgi film kahramanını idol haline getirir, diyordum ama benim kızım da iki yaşına basar basmaz Caillou manyağı oldu” diyor. Bu işin bir de pazarlama boyutu var. Caillou’lu ürünler kıyamet gibi satıyor. Caillou’yu çocuklara olumlu örnek oluşturan, başarılı bir çizgi film olarak görse de bir anne olarak işin öteki yönüne dikkat çekmeden edemiyor: “Caillou, tanıdığım tüm çocuklarda saplantı haline gelmiş. Kızım da onun resmini çeşitli ürünler üzerinde görünce tanıyor; çantaları, kitapları istiyor.” Popüler kültürün ve pazarlama dünyasının etkisi, idoller üzerinden artık iki yaşındaki çocuklara kadar iniyor.
güzel bir yaklaşım..olumlu olumsuz açıdan değerlendirilmiş olması..
YanıtlaSil