Kimi zaman Sindirella'nın muhteşem arabasına dönüşen ,kimi zaman da cadılar bayramında keserek şekiller verilen sebze olarak karşımıza çıkan, ama aslında çok besleyici ve faydalı olan balkabağının marketlerde ve pazarlarda yerini alması ile kış aylarında tatlısını da çorbasını da çok yaptığım bu besleyici sebzenin bir tarifini eklemek istedim. Özellikle bebek ve çocuklar için çok besleyici bir çorba. Ben tarifini Ebru Şallı'nın kitabından almıştım. Kışın sık sık yaparım ailece severek yeriz. Bakalım sizde beğenecek misiniz?
Balkabağı çorbası
Malzemeler* 500 gr soyulmuş dilim balkabağı
* 1 orta boy soğan
* 1 orta boy patates
* 1 bardak süt
* 3 bardak sıcak su
* 2 yemek kaşığı sıvıyağ
* Tuz
* Taze karabiber
Yapılışı
Balkabaklarını küp küp kesin, soğan ve patatesi de soyup dörde bölüp, tencereye koyun. Üç bardak sıcak suyu da tencereye ekleyin ve pişmeye bırakın. Balkabakları yumuşayınca ve 1 bardak ılık sütü ilave edin. Tuzunu ve iki yemek kaşığı yağını ilave edip, blendırdan geçirin. Diğer çorbalara göre kıvamının biraz daha koyu olması gerekiyor. Üzerine taze karabiber atıp tatlandırabilirsiniz. Afiyet olsun.
Balkabağının Yararları
1800 yıl önce yaşamış olan Bergamalı ünlü hekim Galen ve 800 yıl önce yaşamış olan Buharalı ünlü Türk hekimi İbni Sina, balkabağının şifa veren özelliklerini kitaplarında pek çok kez anlatmışlar.
İbni Sina bu mucizevi sebzeyi özellikle Kanser hastalarına önermiş.
Balkabağının en önemli özelliği; çok yüksek miktarlarda beta karoten içermesi. Karoten, cildimizi ve ağzımızdan anüse kadar tüm beden boşluklarını döşeyen yüzey dokunun kendini yenilemesi, onarması için gerekli bir vitamindir.
Sağlıklı bir bağışıklık sistemine sahip olmak için de beta karoten gereklidir. Çünkü bağışıklık sistemimiz bizi hem mikrobik hastalıklardan hem de kanserden koruyan en önemli savunma sistemidir.
Turuncu renkli bu sebze Mineral bakımından da oldukça zengindir. Balkabağı; Demir, potasyum, sodyum, fosfor, kalsiyum ve Magnezyum içermektedir.. Çocuklarda sağlıklı kemik gelişimine katkıda bulunur. Demir içermesi nedeni ile kansızlığı önler.
Balkabağı, bilinen en güçlü antioksidanların bir çoğunu bir arada içermektedir.Daha önce de bahsettiğimiz gibi, antioksidanlar vücudumuzun ‘paslanmasını' önleyici Maddelerdir. Bir çok kronik dejeneratif hastalığa, Alzheimer'a, erken yaşlanmaya ve kansere karşı koruyucudur.
İçeriğindeki yüksek doz beta karotene bağlı görme keskinliğini artırıcı etkisinin Alzheimer'dan koruyucu etkileri ile birleşmesi bu sebzeyi bilgisayar başında uzun süre çalışanlar için de bir kurtarıcı haline getiriyor. Hem göz, hem de beyin sağlığı için mükemmel bir besindir.
Şeker içermesine rağmen kalorisi çok yüksek değil, ılımlı miktarda şeker hastaları bile tüketebilir.
Bol miktarda lif içermektedir, içerdiği bitkisel lifler gıdalar ile alınan toksinleri, zararlı yağların bir kısmını sünger gibi emer ve kolesterolün, kandaki zararlı yağ oranının düşmesine yardım eder.
Bu lifler bağırsaklarda Su çekip kitle etkisiyle bağırsak hareketlerini artırırlar.
Hem bu etkisi hem de toksin emici etkisiyle balkabağı mide ve bağırsak kanserlerine karşı koruyucu kalkan oluşturur. Bol lif içeren sebze ve meyvelerin düzenli tüketilmesinin kilo koolünde de önemi büyüktür. kabızlık ve Hemoroid sorunu olanlar için de mükemmel bir sebzedir.
Gerçekten balkabağı benim de çok severek yediğim bir sebze. Özellikle tatlısına bayılırım, üzerine bir de kaymak ve dövülmüş ceviz konulursa tadından yenmez! Bu faydalı sebzeye yer verdiğiniz için teşekkürler:)
YanıtlaSilSevgili "Araştırmacı Anne" Blakabağı tarifinizi ilginç buldum ve blogumda paylaştım merak ediyorsanız bana da buyurun bir kahve ikram edeyim size ;))
YanıtlaSilbende yapayım balkabagı aldıgımda,ellerınıze sağlık araştırmacı anne
YanıtlaSil